Güney Amerika’da yetişen Brezilya Cevizinin (yada diğer adı Bertholletia ağaçlarının) kapsül içindeki tohumları, orman zeminine düşer ama birçok hayvanın ilgisini çekmeyen bir özellikte olduğu için bir süre bulundukları yerde kalır.
Brezilya Cevizinin tohumları kokusuzdur, dış görünüş olarak da aslında dikkat çekici sayılmazlar. Ayrıca sert kabukları dolayısıyla yüksek dallarından aşağıya düşseler bile kırılmazlar, kırılmaları da epeyce zordur. Buna rağmen bir şekilde tohum olarak oluşturduğu kapsüllerin içindeki fındıkların çıkarılıp toprağın altına gömülmeleri gerekiyor.
Bunca olumsuz özelliklere sahip olsa da Bertholletia ağacının neslini devam ettirme konusunda yaşadığı zorluğu aşacak özelliklere sahip olan bir canlı kendisiyle sürpriz bir şekilde aynı ortamda yaşamakta olduğu görülür.
Güney Amerika’da yaşayan bir tür kemirici olan Agouti, bu kalın ve kokusuz kabuğun altında kendisi için bir yiyecek olduğunu bilircesine iş üstüne koyulur. Agoutilerin dişleri kesici ve sivridir. Özel diş yapıları sayesinde tohumların sert kapsüllerini kolayca kırarlar.
Ağacın tohumlarıyla beslenen agoutiler meyvenin içinden çıkan yaklaşık 25 tohumun hepsini yiyemiyorlar, aynı sincaplar gibi onlarda daha sonra yemek için ormanda belirli yerlere özenle saklıyorlar, hatta saklarken kendi izlerini bile örterek epeyce özenli bir iş çıkartıyorlar. Ancak bu özene rağmen başka bir aguti bu tohumu bulup başka bir yere gömüyor. Bu sayede aslında ağacın tohumu yeterince uzağa taşınmış oluyor.
Bu taşınma işlemi çok önemli, çünkü çimlenme aşamasında olan bir tohum eğer ana ağaca çok yakınsa bu ağaçta bulunan muhtemel haşerelerle karşılaşacak ve çimlenemeden yok olacak. Ancak her ne kadar agoutiler brezilya ağacının tohumlarını daha sonra besinlenmek için saklasalarda aynı sincaplar gibi onlarda sakladıkları yerleri unutuyorlar ve bu sayede tamda ağacın istediği olay gerçekleşiyor.
Görüldüğü gibi Agouti’nin beslenme şekli ile Bertholletia ağaçlarının üreme şekli, birbirlerine son derece uyumludur. Bu uyum tesadüfen ortaya çıkmış bir uyum değildir. Bertholletia ağacı ile Agouti isimli canlı arasındaki uyum bir televizyon ve kumandası arasındaki uyumdan çok daha karmaşıktır. Her iki canlının da tüm sistemleri birbirlerine fayda verecek şekilde düzenlenmiştir. Ve elbette bir düzenleme varsa bir düzenleyici de vardır. Bu canlıları tek bir Yaratıcı yani Allah yaratmıştır. Doğada sayısız örnekleri olan bu uyum hiç kuşkusuz ki çok üstün bir aklın ürünüdür. Sonsuz akıl sahibi olan Allah, her iki canlıyı bu özellikleriyle, birbirlerine uyumlu olacakları şekilde yaratmıştır.
Biyoloji, fizik, kimya, matematik, paleontoloji tüm bunlar bilimdir ama “tesadüfen oldu” diyen “evrim teorisi” bilim değildir. ???
Kaynaklar:
İlk Yorum Sizden Gelsin